Bedelsiz Senedi Kullanma Suçu ve Cezası (TCK 156)

Bedelsiz Senedi Kullanma Suçu ve Cezası (TCK 156)

Bedelsiz Senet Nedir?

 

Bedelsiz senet; herhangi bir yolla ödenmiş veya ödenmesine gerek kalmamış, borç içermeyen senettir.

Bu ödemeyi borçlunun yapması zorunlu değildir. Herhangi biri tarafından herhangi bir yolla ödenmiş olan senet bedelsiz senet olarak nitelendirilir.

 

Bedelsiz Senedi Kullanma Suçu

 

Borcu ödenmiş bir senedi icraya koyan kişi bu suçu işlemektedir. Borcu kısmen ödenmiş bir senedin tamamını icraya koyan kişi de bu suçu işlemektedir. Borcu ödenmiş senedi tekrar devir veya ciro eden kişi de bu suçu işlemektedir.

Yani bu suç, üç tane seçimlik hareketle işlenebilmektedir.

Bu suç, malvarlığına karşı işlenen suçlar bölümünde yer almaktadır.

Bu suçta kastedilen senet; çek,poliçe veya bono gibi kambiyo senedi olabileceği gibi borç ve alacak ilişkisini ispatlayan başka bir senet de olabilir.

Bedelsiz senet kullanma suçunun oluşabilmesi için bedelsiz senedin “kullanılması” gerekir. Borcu ödenen bir senedin kural olarak alacaklı tarafından borçluya geri verilmesi gerekir. Alacaklı senedi geri vermezse bu suç oluşmaz. Alacaklının aynı zamanda bedelsiz senedi icraya koyması, dava açması, ciro etmesi yani kullanması, piyasaya sürmesi gerekir.

Senedi kullanan kişinin, senedin bedelsiz olduğunu biliyor olması gerekir. Bilmiyorsa eğer bu suçu işlemiş olmaz.

İcra Takibinde Dosya Masrafları Ödenmeyen Senet Bedelsiz Olabilir Mi?

İcra takibine başlanmış bir senedin borcunun tamamen ödenmiş olması için; faiz, teminat, masraf ve vekalet ücreti gibi diğer giderlerin de ödenmesi gerekir. Diğer giderler ödenmezse, borç ödenmiş olmaz ve senet bedelsiz sayılmaz.

Dolayısıyla diğer giderlerin ödenmediği bir senedi icraya veren, bedelsiz senedi kullanma suçunu işlemiş sayılmaz.

Cezayı Azaltan Nedenler

Cezasızlık nedenleri:

  • Haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin,

  • Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlatlığın,

  • Aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin, zararına olarak işlenmesi hâlinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.

Cezada indirim nedenleri:

  • Haklarında ayrılık kararı verilmiş olan eşlerden birinin,

  • Aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin,

  • Aynı konutta beraber yaşamakta olan amca, dayı, hala, teyze, yeğen veya ikinci derecede kayın hısımlarının* zararına olarak işlenmesi hâlinde; ilgili akraba hakkında şikâyet üzerine verilecek ceza, yarısı oranında indirilir.

Bedelsiz Senedi Kullanma Suçunun İspatı

Bedelsiz senedin kullanıldığını iddia eden kişi, bunu yazılı delille ispat etmek zorundadır. Tanık deliline başvurulamaz.

Bedelsiz Senedi Kullanma Suçunun Cezası

Bedelsiz senet kullanan kişi, 6 aydan 2 yıla kadar hapis ve adli para cezası na mahkum edilir.

Belirtilmelidir ki, bu suçu işleyen kişi hakkında hem hapis cezasına hem de adli para cezasına hükmolunur.

Bedelsiz Senet Kullanma Suçunda Şikayet ve Zamanaşımı

Bedelsiz senedi kullanma suçu, takibi şikayete bağlı bir suçtur.

Mağdur, bedelsiz senedin kullanıldığını öğrendiği veya senedin icraya verildiği tarihten itibaren 6 ay içinde şikayet talebinde bulunmalıdır.

Bedelsiz Senet Kullanma Suçunda Görevli ve Yetkili Mahkeme

Bedelsiz senedi kullanma suçunda görevli mahkeme Sulh Ceza Mahkemesi’dir. Yetkili mahkeme ise, senedin kullanıldığı yer mahkemesidir.

Bedelsiz Senet Kullanma Suçunda Uzlaştırma

Bedelsiz senedi kullanma suçu uzlaşmaya tabi bir suçtur. Soruşturma ve kovuşturma aşamasında öncelikle uzlaştırma hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağına bakılır.

Soruşturma konusu suçun uzlaşmaya tabi olması halinde, Cumhuriyet savcısı veya talimatı üzerine adli kolluk görevlisi, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Şüphelinin, mağdurun veya suçtan zarar görenin reşit olmaması halinde, uzlaşma teklifi kanuni temsilcilerine yapılır. Cumhuriyet savcısı uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe* yoluyla da yapabilir. Şüpheli, mağdur veya suçtan zarar gören, kendisine uzlaşma teklifinde bulunulduktan itibaren üç gün içinde kararını bildirmediği takdirde, teklifi reddetmiş sayılır.

Uzlaşma teklifinde bulunulması halinde, kişiye uzlaşmanın niteliği ve uzlaşmayı kabul veya reddetmesinin hukuki sonuçları anlatılır.

Resmi mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanuni temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır.

Birden fazla kişinin mağduriyetine veya zarar görmesine sebebiyet veren bir suçtan dolayı uzlaştırma yoluna gidilebilmesi için, mağdur veya suçtan zarar görenlerin hepsinin uzlaşmayı kabul etmesi gerekir.

Bedelsiz Senedi Kullanma Suçu ve Menfi Tespit Davası

Bedelsiz senedi kullanma suçundan ceza davası açıldığında, önceden açılmış bir menfi tespit davası olursa, menfi tespit davası sonuçlanıncaya kadar beklenir.

Menfi tespit davasında borçlu borcunun olmadığını ispat ederse senet bedelsiz demektir. Bu yüzden bedelsiz senedi kullanma suçunun oluştuğu kabul edilir.

Menfi tespit davası isimli makalemizi okuyarak bu konu hakkında daha detaylı bilgi alabilirsiniz.


Yargıtay Kararı

T.C YARGITAY

15.Ceza Dairesi

Esas: 2017 / 10290

Karar: 2017 / 7794

Karar Tarihi: 20.03.2017

ÖZET: Hükümden sonra yürürlüğe giren kanun değişikliği ile bedelsiz senedi kullanma suçunun da uzlaşma kapsamına alınmış olması karşısında uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerekir.

 


 

Bedelsiz senedi kullanma suçundan sanık ...’in beraatine ilişkin hüküm, müşteki* vekili tarafından, sanık ...’in aynı suçtan mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından; sanık ... hakkında aynı suçtan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ise sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;

1- Sanık ... hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz incelemesinde;

5271 sayılı CMK'nın 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı Kanun'un 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK' nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda mercinin belirlenmesinde yanılma, başvuran sanığın haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin mahalline iade edilmek üzere ... Cumhuriyet Başsavcılığına tevdine*,

2- Sanık ... hakkında verilen beraat hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;

Kamu davasına katılma istemi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmeyen ve suçtan zarar gören şikayetçinin 5271 sayılı CMK'nın 237/2 ve 238. maddeleri uyarınca davaya katılmasına karar verilerek ve hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;

Katılanın, yaptığı iş karşılığında sanık ...’e 50.000 TL bedelli senet vermesine ve daha sonra aralarındaki sözleşmenin feshedilmesine rağmen sanık ...’in söz konusu senedi katılana iade etmeyip eşi olan diğer sanık ...’ye ciro ettiği, sanık ...’nin de sanık ...’a ciro ederek verdiği, ödenmeyen senet bedeli ile ilgili olarak sanık ...’ın katılan aleyhine icra takibine geçtiği, bu şekilde sanığın, diğer sanıklarla eylem ve fikir birliği içinde hareket etmek suretiyle bedelsiz senedi kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, bu sanığın, diğer sanıklarla birlikte hareket ettiğine ve sanığın, suça konu senedin bedelsiz kaldığını bildiğine dair yeterli delil bulunmadığı anlaşılmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.

Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, beraat hükmünün kanuna aykırı olduğuna ve eylemin suç teşkil ettiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,

3- Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;

Sanığa yüklenen bedelsiz senedi kullanma suçu nedeniyle açılan kamu davası üzerine verilen hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254. maddelerinde yeni düzenleme yapıldığı gözetilerek yeni düzenlemeye göre uzlaştırma işlemleri yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 20.03.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sözlük

  • Kayın hısımlığı:Evlenme sonucu eşlerden birinin, diğerinin akrabalarıyla olan ilişkisi.

  • İstinabe:Bir davanın görülmekte olduğu mahkemeye gönderilmek üzere, başka bir yerde bulunan tanığın ifadesinin bulunduğu yerdeki mahkemece alınması.

  • Müşteki:Şikayetçi

  • Tevdi:Bırakma, verme.


Bu Makaleyi Paylaş