Finansal Kiralama Sözleşmesi Nasıl Hazırlanır?

Finansal Kiralama Sözleşmesi Nasıl Hazırlanır?

Finansal Kiralama Sözleşmesi Nedir?

 

 Finansal kiralamanın çok temel ve sade bir tanımını yapacak olursak, kiralayanın, kiracının talebi üzerine, üçüncü bir kişiden elde ettiği malın zilyetliğini, kiracıya her türlü yararlanma ve kullanma imkanını sağlayarak ve belirli bir süre sözleşmenin feshedilmemek şartını koyarak belirli bir kira bedeli ile kiralanmasıdır.

 

Finansal kiralama yoluna kuruluş ve büyüme dönemini geçiren işletmeler başvurmaktadır. Bu sayede ilk etapta işletme mallarını satın alarak büyük paralar ödemekten kurtulmaktadırlar. Belli bir kira bedeli üzerinde anlaşan tarafların her ikisi de bu sayede karlı bir ticaret yapmış olurlar.

 

Finansal kiralama sözleşmesin taşınır ve taşınmaz mallar konu olabilirler. Finansal kiralama sözleşmesine konu olabilecek diğer mallar,

 

  • Tekstil makinaları ve tekstil tezgahları,

  • Uçak ve helikopterler,

  • Tıbbi cihazlar,

  • Santraller ve haberleşme cihazları,

  • Otobüs ve otomobiller,

  • Fabrikanın tamamı,

  • Enerji tesisleri,

  • İnşaat ve iş makinaları,

  • Kuru yük gemileri ve diğer tüm deniz taşıt araçları,

  • Sanayi üretim araçları

 

Finansal kiralamaya konu olabilecek malları yukarıda saydık ancak finansal kiralama sözleşmelerine konu olamayacak mallar da vardır. Bunlar,

 

  • Patent,

  • Fikri ve sinai haklar,

  • Aynen iadesi mümkün olmayan mallar,

  • İş gücüdür.

 

 

Finansal Kiralama Sözleşmesi İlgili Mevzuat

 

13 Aralık 2012 tarihinden önce finansal kiralama, factoring, finansman faaliyetleri  3226 saylı Finansal Kiralama Kanunu ile 90 sayılı Ödünç Para Verme İşlemleri Hakkında K.H.K ile düzenlenmekteydi. Ancak 13 Aralık 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketler Kanunu önceki kanunları mülga etmiştir.

 

 Bu tarihten sonra Türk hukukunda finansal kiralama, factoring, finansman faaliyetlerinde 6361 sayılı kanunun hükümleri uygulama alanı bulmuştur, bulacaktır.

 

Finansal Kiralama Sözleşmesinin Kurulması

 

 Sözleşmeler hukukun ihtilafı önleyici kurumları arasında ne kadar olsa da, girseler de taraflar arasında sözleşmeyi ihlalden birçok sorun çıkmaktadır. Genellikle bu sorunlar sözleşmede tarafların hak ve borçlarını finansal kiralama sözleşmeleri konusunda uzman bir avukatın eşliğinde bu sözleşmenin hazırlanması tarafların hak ve menfaatleri açısından en iyisi olacaktır.

 

 Çünkü diğer sözleşmelerden farklı olarak finansal kiralama sözleşmesinin kendine ait mevzuatı vardır. Bu mevzuata hakim olmadan hazırlanan finansal kiralama sözleşmesi taraflar açısından büyük sorunlar çıkarabilir.

 

 Proaktif Hukuk&Danışmanlık olarak finansal kiralama sözleşmesi ile ilgili en önemli noktanın yazılı şekilde hazırlanması olduğu ve bu yazılı sözleşmenin Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Birliğine bildirilmesi gerektiğini söylemek istiyoruz. Ve finansal kiralama sözleşmesi hazırlamak veya bu süreçte danışmanlık almak isteyen firma veya kişilere hukuki desteğimi alanında uzman avukatlarımız sayesinde eksiksiz yerine getireceğimiz konusunda ilgilileri temin ediyoruz.

 

Finansal Kiralama Sözleşmesinin Şekli

 

Mülga kanunda finansal kiralama sözleşmesinin geçerlilik şekli olarak noterde düzenlenmesi şartı vardı. Ancak bu şart mülga kanunla birlikte değiştirildi. 2012 sonrasında kurulacak olan finansal kiralama sözleşmesi için yazılı olarak düzenlenme şartı vardır. Bu şart 6361 sayılı kanunun 22. maddesinde yer almaktadır.

 

Yazılı olarak düzenlenen finansal kiralama sözleşmesinin konusu olan taşınmaz mallar tapu siciline tescil ve şerh ettirilir. Sicili olan taşınır mallar ise finansal kiralama sözleşmesine konu oldukları takdirde kendilerine ait sicile tescil ve şerh ettirilir. Bu malların haricindeki malların finansal kiralama sözleşmelerine konu olması halinde Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Birliğine ait sicile kaydedilir.

 

Bu birlik’in sicili herkese açıktır. Yani, birlik’in siciline kaydedilmiş malın sözleşme konusu olduğundan kimse habersiz kabul edilmeyecektir.

 

Finansal Kiralama Sözleşmesinin Sona Ermesi

 

6361 sayılı kanunda finansal kiralama sözleşmesinin kendiliğinden sona ermesi halleri düzenlenmiştir. Buna göre,

 

  • Sözleşme süresinin sona ermesi,

  • Kiracının iflası,

  • Kiracının ölümü veya fiil ehliyetini kaybetmesi,

 

taraflar arasında kurulmuş olan finansal kiralama sözleşmesini kendiliğinden sona erdirir.

 

Eğer taraflar sözleşmenin süresini uzatmak isterlerse bu uzatma işlemini sürenin bitiminden 3 ay kadar önce yapmalılardır.

 

İlgili kanun sözleşmenin kendiliğinden sona ermesinin haricinde bir de fesih sebeplerini düzenlemiştir. Kanuna göre taraflar arasında kurulan finansal kiralama sözleşmesinin fesih sebepleri şunlardır:

 

  • Kiracı, kiraladığı malın sözleşmesinin bitiminden önce işletmesi tasfiye sürecine girmiş ise bu sözleşmeyi fesih ederek malları teslim edebilir.

  • Kiracının sözleşme ile tespit edilmiş kiralama bedelinin ödenmesini vadesinde yapmamış olması ve kiralayan tarafından verilen ilave 30 günlük sürede de - eğer kiracıya malların alım hakkı tanındıysa bu süre 60 gündür- ödememişse eğer kiralayan sözleşmeyi fesih edebilir.

  • Kiracı eğer 1 yıllık kira dönemi içerisinde 3 ay veya üst üste 2 aylık kira döneminde kira bedelini ödemezse ihtar sonucunda kiralayan finansal kira sözleşmesini fesih edebilir.

  • İlgili kanun, taraflardan birinin sözleşmeyi ihlal etmesi ve bu sözleşmeye aykırı hareket etmesi halinde diğer tarafın sözleşmeye bu ihlal sonrasında devam etmesi beklenemeyecek ölçüde zarar görmesi halinde bu zararı gören sözleşmeyi fesih etme hakkına sahip olduğunu söylemektedir

   Her ne sebeple olursa olsun sözleşme sonar erdikten sonra kiracı, kiralanan şeyi, kiralayana teslim etmek zorundadır.

 6361 sayılı kanun yeni getirdiği bir düzenlemeyle kiralayanın haklı bir nedenle sözleşmeyi fesih etmesi veya kiracının tasfiye nedeniyle sözleşmeyi fesih etmesi halinde kiracı kiralayana ek bir bedel ödemek durumunda kalabilir. Yani sözleşmenin fesih edilmesinden dolayı zarara uğrayan tarafın zararını tazmin edilmelidir. Bu tazminat talebi sözleşmeden kaynaklı bir alacağa bu alacak da hukuki süreçte bir alacak davasına sebep verebilir.


Bu Makaleyi Paylaş