Miras Davası Nasıl Açılır?

Miras Davası Nasıl Açılır?

Miras, bir kimsenin ölümü neticesinde kişinin terekesinde bulunan hak ve borçların ( aktif ve pasif ) külli halefiyet prensibi gereğince yani bir bütün halinde miras bırakanın yakınlarına intikal etmesini ifade etmektedir. Kişinin ölümünün ardından geriye kalan bütün malvarlığı terekeyi oluşturmaktadır. Bu açıdan ölen kişinin para ile ölçülebilen tüm alacakları ile borçları terekeye dahildir.

 

Mirasın kimler arasında paylaşılacağı ya da gerçekleştirilen paylaşım neticesinde ortaya çıkan uyuşmazlıkların ne şekilde sonuca bağlanacağına ilişkin Türk Medeni Kanunu temel mevzuatı oluşturmakta, bunun yanı sıra Borçlar Kanunu, Tapu Kanunu gibi muhtelif mevzuat hükümleri de olanak bulunması durumunda uygulama alanı bulacaktır.

 

Miras davası açılabilmesi için gereken şartlardan biri miras bırakanın ( murisin ) vefatının gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Miras davaları kendi içerisinde farklılaşmakta, bu açıdan açılacak olan dava türüne göre görevli ve yetkili mahkemeler farklılık göstermektedir.

 

Miras Sebebiyle Açılabilecek Olan Davalar

 

Hak talebinde bulunarak açılacak olan miras davasında, dava taraflarının tamamına tebliğ yapılmasının zorunluluk arz etmesinden dolayı ilgililer açısından uzun bir hukuki süreç söz konusu olmaktadır. Bunun dışında miras bırakanın mirasa ilişkin olarak sağlığında mirasçılardan herhangi birine kazandırmada bulunup bulunmadığı, mirastan veya mirasçılardan mal kaçırmanın söz konusu olup olmadığı ve mirasçıların mirastan hangi oranda ve tutarda pay alacağına ilişkin hususlar açılacak olan miras davasında çözüme kavuşturulacaktır. Miras sebebiyle açılacak olan başlıca davalar şunlardır:

 

➢     Miras sebebiyle istihkak davası,

➢     Muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescili davası,

➢     Mirasçılıktan çıkarmanın iptali davası,

➢     Tenkis davası,

➢     Veraset belgesinin iptali davası,

➢     Miras sözleşmesinin iptali davası.

 

Miras hukukunun detaylı ve geniş hukuki bilgi gerektiren bir hukuk dalı olmasından dolayı kişilerin hukuki uyuşmazlık yaşamaları durumunda uzman bir miras avukatı aracılığıyla hukuki süreci takip etmeleri tavsiye edilmektedir. Hukuk bürosu olarak alanında uzman ve deneyimli miras avukatlarımızla miras hukukuna ilişkin olarak tarafların karşılaşabilecekleri uyuşmazlıklarda kişilerin hak kaybına uğramalarının önüne geçebilmek maksadıyla hukuki danışmanlık hizmeti sunmaktayız. Uyuşmazlık konusu hukuki ihtilafın yargı organları nezdine taşınması durumunda ise müvekkil adına olumlu sonuçlar elde etmek amacıyla dava hizmeti sunmaktayız.

 

  1.     Miras Sebebiyle İstihkak Davası

 

Kanuni veya atanmış mirasçı, terekeyi ya da bazı tereke mallarını elinde bulunduran kişi veya kişilere karşı mirasçılıktaki üstün hakkını ileri sürerek miras sebebiyle istihkak davası açabilecektir.

 

Miras sebebiyle istihkak davasını üstün hak iddiasında bulunan mirasçılar açacaklardır. Dava terekenin tamamı veya bir kısmını elinde bulunduran kişilere karşı yöneltilecektir. Miras sebebiyle istihkak davasında davalı, tereke malı zamanaşımı yolu ile kazandığını ileri süremeyecektir.

 

Miras sebebiyle istihkak davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise miras bırakanın son yerleşim yeri mahkemesidir. Miras sebebiyle istihkak davası, davacının mirasçı olduğunu ve iyi niyetli davalının terekeyi veya tereke malını elinde bulundurduğunu öğrendiği tarihten başlayarak 1 yıl ve her halde miras bırakanın ölümünün veya vasiyetnamenin açılmasının üzerinden 10 yıl geçmekle zamanaşımına uğramaktadır.

 

  1.     Muris Muvazaası Sebebiyle Tapu İptal ve Tescil Davası

 

Muvazaa, üçüncü kişileri aldatmak amacıyla tarafların gerçek durumun gizlenmesi ve gerçek iradelerine uymayan bu açıdan kendi aralarında geçerli olmayan bir hususta anlaşmalarıdır. Muris muvazaası ise miras bırakanın mallarını mirasçılardan kaçırması durumunda açılacak olan davayı ifade etmektedir.

 

Muris muvazaası durumunda tapu iptal ve tescili davası açılarak, mirasçı veya mirasçılardan kaçırıldığı iddia edilen tapuya sahip olan taşınmazın tapu kaydının iptali ve yeniden miras bırakan adına tescili talebinde bulunulmaktadır.

 

Muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil davasında davacı, mirasçılar ve vasiyet alacaklısından oluşmaktadır. Mirasçılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından dolayı herhangi bir mirasçı tarafından dava açılabilecektir.

 

Muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescili davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 12 gereğince taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişiklik meydana getireceğinden dolayı taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.

 

Muris muvazaası sebebiyle açılacak olan tapu iptal ve tescil davasında herhangi bir zamanaşımı söz konusu değildir. Bu açıdan dava, ilgililer tarafından her zaman açılabilecektir.

 

  1.     Mirasçılıktan Çıkarmanın İptali Davası

 

Haklı sebeplerin varlığı halinde miras bırakan, mirasçılardan birini yahut birkaçını vasiyetname veya miras sözleşmesi ile mirasçılıktan çıkarabilir. Mirasçı, miras bırakan veya yakınlarına karşı ağır bir suç işlemesi ya da bu kişilere karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda miras bırakan tarafından ölüme bağlı bir tasarrufla ( vasiyetname veya miras sözleşmesi ) mirasçılıktan çıkarılabilir.

 

Mirasçılıktan çıkarılmanın iptali davası, tasarrufun iptal edilmesinde menfaati bulunan mirasçı ya da vasiyet alacaklısı tarafından açılabilecektir. Açılacak olan dava ölüme bağlı tasarrufun tamamı ya da bir kısmına ilişkin olabilir. Mirasçı veya mirasçılar açısından herhangi bir çıkarma ( ıskat ) sebebinin bulunmamasına rağmen miras bırakan tarafından mirasçılıktan çıkarma işleminin gerçekleştirilmesi gerekmektedir.

 

Mirasçılıktan çıkarmanın iptali davası miras bırakanın yerleşim yerinde bulunan Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacaktır. İlgili davada davalılar, mirastan çıkarma sebebiyle miras payında artış meydana gelen kişilerdir. Mirasçılıktan çıkarılan kişinin itiraz hakkını dava yolu ile kullanması durumunda ispat yükü, ıskat sebebiyle yarar sağlayan mirasçılar veya vasiyet alacaklıları tarafından yerine getirilecektir.

 

  1.     Tenkis Davası

 

Hukukumuzda belirli mirasçıların korunmasına yönelik olarak saklı paylı mirasçılar ve bu mirasçılar açısından miras bırakanın tasarrufta bulunma özgürlüğü saklı pay oranları çerçevesinde sınırlamaya tabi tutulmuştur. Miras hukukunda saklı paylı mirasçılar, miras

bırakanın tasarruf edebileceği kısmı aşan tasarruflarının tenkisini dava yoluyla talep edebilmektedir. Türk Medeni Kanunu ‘ nun 560. maddesine göre tenkis davası açma hakkı mirasçılara tanınmıştır. Miras bırakanın sağlığında malvarlığı üzerinde saklı pay oranlarını aşan tasarrufta bulunması durumunda mirasçılar tenkis davası açabileceklerdir.

 

Tenkis, miras bırakanın arzusunun farklı olduğu tasarruftan anlaşılmadıkça, mirasçı atama yöntemiyle ya da diğer ölüme bağlı tasarruflarla elde edilmiş olan kazandırmaların hepsinde orantılı olarak yapılmaktadır.

 

Mirasçılar tarafından açılacak olan tenkis davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Miras bırakanın son yerleşim yeri mahkemesi ise tenkis davasında kesin yetkili mahkemedir.

 

Tenkis davası açacak olan mirasçılar, saklı paylarının zarara uğradığının öğrenilmesinden itibaren 1 yıl içerisinde davayı açabilecektir. Davanın açılma süresi açısından üst sınır ise vasiyetnamenin açılmasından itibaren 10 yıl içerinde tenkis davası açılmalıdır.

 

  1.     Veraset Belgesinin İptali Davası

 

Miras bırakanın mirasçısı olmasına rağmen veraset belgesinde gösterilmeyen kişi, veraset ilamının kesinleşmemesi durumunda veraset ilamına itiraz davası, veraset ilamının kesinleşmesi durumunda ise veraset belgesinin iptali davası açabilecektir.

 

Veraset belgesinin iptali davasında davalı, iptale konu olan veraset ilamını alan kişi veya kişilerdir. Veraset ilamının iptali davalarında görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Dava bakmakla yetkili olan mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.

 

Başvuru neticesinde yasal mirasçı olduğu tespit edilen kimselere Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından mirasçılık sıfatını gösteren bir belge verilecektir.

 

  1.     Miras Sözleşmesinin İptali Davası

 

Miras sözleşmesinin iptali davasının açılabilmesi için birtakım şartların gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Belirtilen şartlar şu şekildedir:

 

■     Sözleşme, murisin tasarruf ehliyetinin bulunmadığı sırada yapılmışsa,

■     Sözleşme aldatma, korkutma, yanılma veya zorlama sonucu meydana getirilmişse,

■     Sözleşmenin içeriğinin ve koşullarının hukuka ve ahlaka aykırı edim ve sonuçlar meydana getirmekteyse,

■     Sözleşme kanunda öngörülen şekil şartına uygun olarak yapılmamışsa miras sözleşmesinin iptali istemiyle dava açılabilecektir.

 

Miras sözleşmesinin iptali davası, sözleşmenin iptal edilmesinde yararı bulunan mirasçı veya vasiyet alacaklısı tarafından açılabilecektir. Bu dava doğrudan doğruya mirastan yarar sağlayanlara yöneltilecektir. Dava konusu, ölüme bağlı tasarrufun belirli bir kısmının yahut tamamının iptaline ilişkin olabilecektir. Miras sözleşmesinin iptali davası, murisin son yerleşim yeri Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacaktır.


Bu Makaleyi Paylaş