2025 Yılında Anonim Şirketlerde Avukat Bulundurma Zorunluluğu

2025 yılı itibarıyla anonim şirketler açısından avukat bulundurma zorunluluğu, hem hukuki hem de mali boyutlarıyla dikkat çeken bir yükümlülük olarak önemini korumaktadır. Bu yükümlülük, Avukatlık Kanunu madde 35/3 kapsamında belirlenmiş ve 2025 yılı itibarıyla şirketlerin uyması gereken ciddi bir yasal zorunluluk haline gelmiştir. Özellikle barolar tarafından 2025 yılında gönderilen yazılar ve yapılan duyurular, şirket avukatı bulundurmanın sadece bir tercih değil, açık bir zorunluluk olduğunu bir kez daha hatırlatmıştır.

1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, esas sermayesi belirli bir eşiği aşan anonim şirketlerin sözleşmeli bir avukat ile çalışması zorunludur. Bu hükme göre, Türk Ticaret Kanunu'na göre asgari sermaye tutarının beş katı veya üzerinde esas sermayeye sahip anonim şirketler bir avukatla sürekli sözleşme yapmalıdır. 2024 yılında yapılan düzenlemelerle anonim şirketlerin asgari sermaye tutarı 250 bin TL olarak belirlenmiştir. Bu da 2025 yılı itibarıyla 1.250.000 TL veya üzeri sermayeye sahip tüm anonim şirketlerin avukat bulundurma zorunluluğu altında olduğu anlamına gelir.

Avukat bulundurma zorunluluğu yalnızca dava veya hukuki süreçlerle sınırlı değildir. Şirketin aktif olarak hukuki bir işlem içinde olup olmaması bu yükümlülüğü ortadan kaldırmaz. Yasa, bu büyüklükteki şirketlerin sürekli bir hukuk danışmanlığına ihtiyaç duyduğunu kabul etmekte ve bu doğrultuda avukatla sözleşme yapılmasını şart koşmaktadır. Bu düzenleme, şirketlerin hukuki işlemlerini daha sağlıklı yürütmesini amaçladığı gibi, olası hukuki riskleri önceden bertaraf etmeyi de hedefler.

Barolar, 2025 yılı başı itibarıyla bu konuyla ilgili uyarı yazılarını şirketlere göndermeye başlamıştır. Örneğin, İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehir baroları tarafından yapılan duyurularda; ilgili kanun hükmüne aykırı davranan şirketlere idari yaptırımlar uygulanacağı, savcılıklara suç duyurusunda bulunulabileceği ve her ay için idari para cezası kesileceği açıkça belirtilmiştir. Bu nedenle anonim şirketlerin bu yazılara kayıtsız kalması, ilerleyen dönemde ciddi mali sonuçlar doğurabilir.

Söz konusu yükümlülüğün kapsamına giren anonim şirketlerin, bir avukat ile yazılı bir sözleşme yapması gerekmektedir. Bu sözleşme, Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği tarafından yayınlanan yönetmeliklere uygun olarak hazırlanmalı ve ilgili baroya bildirilmelidir. Avukatın şirkete kestiği serbest meslek makbuzları da her yıl baroya sunulmak zorundadır. Bu, yükümlülüğün sadece sözleşme yapmakla sınırlı olmadığını, aynı zamanda avukatlık hizmetinin fiilen yürütülmesini de içerdiğini göstermektedir.

Avukatlık hizmetinin karşılığı olarak ödenecek ücret de Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne uygun olmalıdır. 2025 yılı için sözleşmeli avukatlara ödenecek asgari ücret 32.000 TL olarak belirlenmiştir. Bu tutarın altında yapılacak bir sözleşme hem geçersiz sayılabilir hem de şirketi yine yaptırımlarla karşı karşıya bırakabilir. Şirketlerin, hem kendi hukuki güvenceleri hem de yasal yükümlülüklerini yerine getirmek adına bu tutarlara dikkat etmeleri büyük önem taşımaktadır.

Avukat bulundurmayan anonim şirketlere uygulanacak idari para cezaları da oldukça ağırdır. Kanuna göre, yükümlülüğe aykırılık halinde her ay için 2 aylık brüt asgari ücret tutarında ceza verilir. 2025 yılı itibarıyla brüt asgari ücretin 26.005,50 TL olduğu düşünüldüğünde, aylık ceza tutarı yaklaşık 52.011 TL olacaktır. Bu ceza her ay için ayrı ayrı uygulanır ve yıl sonunda önemli bir mali yük haline gelebilir.

Baroların bu konuda takip mekanizmaları da aktif hale getirilmiştir. Şirketlere gönderilen yazılarla belirli bir süre içinde avukatla sözleşme yapılması talep edilmekte, bu süre sonunda yükümlülüğe uymayan şirketler hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmaktadır. Bu da sürecin yalnızca bir idari denetimden ibaret olmadığını, aynı zamanda adli mercilere taşınabileceğini göstermektedir.

2025 yılında barolar tarafından yapılan açıklamalarda, avukat bulundurmanın şirketin menfaatine olduğu özellikle vurgulanmıştır. Avukat, yalnızca yasal bir yükümlülüğün yerine getirilmesi anlamına gelmez; aynı zamanda şirketin her türlü hukuki sürecinde önleyici bir rol üstlenir. Sözleşmelerin hazırlanması, iş hukuku, ticaret hukuku, vergi hukuku gibi birçok alanda sağlıklı bir danışmanlık hizmeti sunar. Bu da uzun vadede şirketin karşılaşabileceği hukuki risklerin azalmasına katkı sağlar.

Sonuç olarak, 2025 yılı itibarıyla anonim şirketlerde avukat bulundurma zorunluluğu, ihmal edilmemesi gereken önemli bir yükümlülüktür. Baroların uyarılarına rağmen bu zorunluluğa uymayan şirketler yüksek tutarlı cezalarla karşılaşabilir. Şirketlerin, hem yasal yaptırımlardan korunmak hem de kurumsal faaliyetlerini güvence altına almak adına gecikmeden bir avukat ile sözleşme yapmaları büyük önem taşımaktadır.

Avukat bulundurmak yalnızca yasal bir gereklilik değil, aynı zamanda şirketin uzun vadeli menfaatlerini koruyan stratejik bir adımdır. 2025 yılı ve sonrasında bu yükümlülüğün takibi daha da sıkılaşacağından, anonim şirket yöneticilerinin bu konuda hızlı ve bilinçli adımlar atmaları gerekmektedir.