Anonim Şirketlerde Paydaşların Bilgi Alma ve İnceleme Hakkı

Anonim Şirketlerde Paydaşların Bilgi Alma ve İnceleme Hakkı

A.GİRİŞ

 

Küresel finansın gelişimine paralel olarak 19. yy. da demiryolu şirketleri ile  başlayan ve 20. yy. da ilerleyişini sürdüren anonim şirketler, günümüzde başta bankacılık olmak üzere pek çok sektörde, geniş hacimli ticari faaliyetlerde bulunmak suretiyle varlığını devam ettirmektedir. Temelinde yatan felsefe, paydaşları sadece sermaye koyma borcu ile sorumlu tutmak olan sermaye şirketleri, çok az sayıda paydaşla ticari hayatını sürdürebileceği gibi, özellikle şirketlerin halka açılarak büyümek istemeleriyle birlikte, pek çok paydaş sayısına ulaşabilmektedir.

 

Şirket faaliyetlerinin bu denli genişlemesi ve ticaret hacminin artması; tüm bu organizasyonun sağlanabilmesi ve sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için birçok üst kurulu ve işlemi de beraberinde getirmektedir. Tam da bu noktada şirket paydaşlarının şirketin gidişatından haberdar olması, şirketteki paydaşlık gelecekleri ve olası sermaye artırımında sağlıklı karar verebilmeleri için  resmi gazetede 14/02/2011 yayım tarihli 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu bilgi alma ve inceleme başlıklı 437. madde kapsamında birtakım düzenlemeler yapılmıştır.  

 

Söz konusu bilgi alma ve inceleme hakkı o denli önemlidir ki, bu hakkın etkin bir şekilde kullanılabilmesi, esas sözleşme veya başka bir organ kararıyla kaldırılamaması ve sınırlandırılmaması için ticaret kanunu kapsamında da yine özel bir düzenleme yapılmıştır.[1]

 

B.BİLGİ ALMA VE İNCELEME HAKKININ KULLANIMI

 

aa. Genel Kurul Toplantısından Önce Bilgi Alma

 

Şirketin ekonomik durumunu ve işleyişini gösteren finansal tablolar, konsolide finansal tablolar, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporu ve yönetim kurulunun kar dağıtım önerisi, genel kurul toplantısından en az 15 gün önce TTK 437/1 kapsamında  şirket merkez ve şubelerinde, pay sahiplerinin incelemesi için hazır bulundurulur. Bunlar arasından finansal tablolar ve konsolide finansal tablolar bir yıl süre ile merkez ve şubelerde pay sahiplerinin bilgi edinmesi için hazır bulundurulur. Her pay sahibi, gideri şirkete ait olmak üzere gelir tablosuyla bilançonun bir suretini isteyebilir.

 

bb. Genel Kurul Sırasında Bilgi Alma  

 

Şirket paydaşları genel kurul toplantısından önce bilgi alabileceği gibi, genel kurul toplantısı sırasında, talepte bulunmaları halinde şirketten bilgi alabilirler. Şirket paydaşları toplantı sırasında yönetim kurulundan şirketin işleri hakkında, denetçilerden de şirket açısından yapılan denetimler hakkında bilgi isteyebilir. Söz konusu bilgi verme yükümlülüğü TTK m.200 uyarınca ana şirketi kapsadığı gibi ana şirkete bağlı yan şirketleri de kapsayacaktır.

 

Bilgi alma hakkı şirketin işleyişi bakımından işin doğrudan içerisinde olmayan şirket paydaşları için büyük önem arz ettiğinden verilecek bilgilerin de belirli bir nitelikte olması gerekecektir. Bu kapsamda TTK 437/2 düzenlemesi ile verilecek bilgilerin ‘’hesap verme ve dürüstlük ilkeleri bakımından özenli ve gerçeğe uygun olması’’ gerektiği vurgulanmıştır. Gerçekten de eğer verilecek bilgiler bu nitelikte olmazsa ‘bilgi alma hakkı’ usuli bir düzenlemeden öteye gitmeyecek olup, özellikle küçük paydaşlar açısından problemli bir durum yaratacaktır.

 

Bazı durumlarda şirket paydaşlarına genel kurul toplantısı dışında bilgi verilmiş olabilir. Eğer böyle bir bilgi verilmişse ve başka bir paydaşın da toplantı da gündemde ilgili madde olmasa dahi, talepte bulunması durumunda aynı bilgi aynı kapsam ve ayrıntıda o paydaşa verilir. Böyle bir durumda birazdan değineceğimiz TTK m.437/3’e dayanılarak bilgi vermekten kaçınma hali mümkün olmayacaktır.

 

cc. Bilgi Verilmesinin Sınırlandırılması

 

Bilgi verilmesi, sadece istenilen bilgi verildiği takdirde şirket sırlarının açıklanacağı veya korunması gereken diğer şirket menfaatlerinin tehlikeye girebileceği gerekçesi ile reddedebilir. Buradan da anlaşılacağı üzere keyfi bir sınırlama durumu söz konusu olmayıp ancak belirli şartların oluşması ve sonucunda büyük zararların doğabileceği durumlarda bu hak sınırlandırılabilecektir.

 

dd. İnceleme Hakkı

 

Bilgi alma hakkı ortaklığın gidişatı hakkında öngörü sahibi olabilmek adına kullanılabilecek en temel yollardan biri olsa da, bu yolun yetersiz kaldığı noktalarda başvurulabilecek başka bir alternatif daha bulunmaktadır: İnceleme Hakkı

 

İnceleme hakkı, bilgi alma hakkının devamı niteliğindedir. Bu hakkın kapsamında incelenecek evraklar ticari defterler ve yazışmalardır. Ancak bilgi alma hakkından farklı olarak bu evrakların incelenebilmesi için genel kurulun açık izni veya yönetim kurulu kararı olması gerekmektedir. İnceleme konusu ise ticari defterler ve yazışmaların tamamı olmayıp pay sahibinin sorusunu ilgilendiren kısımlarla sınırlıdır.

 

Paydaş yapılacak bu incelemeyi şahsen yapabileceği gibi bir uzman yardımıyla da inceleyebilir.

 

C. BİLGİ ALMA / İNCELEME TALEBİNİN YERİNE GETİRİLMEMESİ

 

Bilgi alma ve inceleme hakkı olan paydaşların, bu talepleri yerine getirilmediğinde veya istenen seviyede olmadığında alternatif bir yol yaratmak amacıyla kanun koyucu düzenleme yapmıştır. Şöyle ki, TTK 437/5 kapsamında bilgi alma veya inceleme talebi reddedilen paydaş reddi izleyen tarihten itibaren 10 gün içinde, yanıtsız bırakılma veya yeterli bilgi verilmemesi durumlarında da makul bir süre içinde şirket merkezinin bulunduğu asliye ticaret mahkemesine başvurabilmektedir. Yapılan bu başvuru basit yargılama usulüne göre incelenir. Mahkeme kararı, bilginin genel kurul dışında verilmesi talimatını ve bunun şeklini de içerebilir. Mahkemenin vereceği karar kesindir.

 

D. SONUÇ

 

Bilgi alma ve inceleme hakkı şirket paydaşlarının en temel haklarından biri olup vazgeçilemez niteliktedir. Paydaşlar bu haklarını genel kurul öncesinde kullanabileceği gibi genel kurul toplantısı esnasında da kullanabilir. Paydaşların bu talepleri neticesinde verilecek bilgiler hesap verme ve dürüstlük ilkeleri bakımından özenli ve gerçeğe uygun olmalıdır. Bu istekleri yerine getirilmeyen pay sahibi sürelere uymak şartıyla şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesine başvurarak bu hakkının yerine getirilmesini isteyebilir.

 

[1]6102 sayılı TTK 437/6


Bu Makaleyi Paylaş