Milli Tahkim

Milli Tahkim

1)  TAHKİME GİRİŞ

 

Tahkim, kelime anlamı itibariyle, sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda mahkeme yerine hakeme başvurmaktır ve bu sistem uyuşmazlık çözüm yöntemlerine getirilen yeniliklerden biridir.Bu yeniliğin getirilmesindeki temel amaç ise dava yoğunluğu sebebiyle yavaş işleyen yargı sistemine alternatif yaratmak suretiyle uyuşmazlıkların daha hızlı, daha az maliyetli ve hakkaniyete uygun şekilde çözülmesidir.

 

Tahkim, yabancılık unsuru içerip içermemesine göre milli tahkim ve milletlerarası tahkim  olmak üzere iki farklı sistemde düzenlenmiştir.Türk Hukuk Sistemi bakımından ise milli tahkim sistematiği, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda düzenlenmiştir.

 

2)TAHKİM ŞARTLARI

 

Tahkim sözleşmesi yapabilmek veya yapılmış bir sözleşmeye tahkim şartı koyabilmek için birtakım şartların bulunması gerekmektedir. Bu şartlar;

-   Tahkim için geçerli bir irade açıklaması

-    Yazılı şekil şartı

-    Tahkime elverişlilik

-    Ehliyet şartı

 

Milli tahkim, yabancılık unsuru içermeyen ve tahkim yeri Türkiye olarak belirlenen uyuşmazlıklar hakkında uygulanır.Taşınmaz mallar üzerindeki ayni haklardan (mülkiyet vb.) veya iki tarafın iradelerine tabi olmayan işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıklar tahkime elverişli değildir. Örneğin ceza, boşanma veya miras uyuşmazlıkları tahkime elverişli değildir.

 

3)HAKEM SEÇİMİ

 

Taraflar hakem veya hakemleri serbestçe belirleyebilirler fakat belirlenecek hakem sayısı çoğunluğun sağlanabilmesi açısından tek sayı olmalıdır. Eğer taraflar hakem sayısını kararlaştırmadıysa, üç hakem seçilir.

 

Sadece gerçek kişiler hakem olarak seçilebilirler. Seçilen hakemler savcı,hakim veya taraf vekili olamaz ki bu da tahkim yönteminin objektifliğini gösterir. Tek hakem seçilmesi konusunda anlaşmaya varılmasına rağmen hakem seçiminde anlaşılamaması durumunda tek hakemi mahkeme seçer.

 

Üç hakem seçilecekse, taraflardan her biri birer tane hakem seçer ve seçilen hakemler üçüncü hakemi seçerler.

 

Hakemlerin her birinin hukukçu olmasına gerek yoktur, sadece birden fazla kişiden oluşması halinde, en az birinin kendi alanında beş yıl ve daha fazla kıdeme sahip olan bir hukukçu olması gerekir.

 

Hakem seçimi konusundaki uyuşmazlıklar mahkeme tarafından karara bağlanır.

 

Ayrıca hakemler kendi ücretlerini belirleyemezler, ücreti taraflar belirler.

 

4)TAHKİM SÖZLEŞMESİ VE TAHKİM ŞARTI

 

Tahkim sözleşmesinin HKM m. 412/1’deki tanımı şu şekildedir: “Tahkim sözleşmesi, tarafların, sözleşme veya sözleşme dışı bir hukuki ilişkiden doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıkların tamamı veya bir kısmının çözümünün hakem veya hakem kuruluna bırakılması hususunda yaptıkları anlaşmadır.”

 

Tahkim sözleşmesi yazılı şekilde yapılmalıdır. Yani iki tarafın da imzalamış olduğu yazılı bir belge gerekmektedir. Sözlü şekilde tahkim sözleşmesi yapılsa bile geçerliliği yoktur. Tahkim sözleşmesi ayrı bir sözleşme şeklinde yapılabileceği gibi, taraflar arasında düzenlenen bir sözleşmenin içerisine tahkim şartı konularak da yapılabilir.

 

Tahkim sözleşmesi, tahkim şartı olarak düzenlenirse; asıl sözleşme geçersiz olsa bile ayrılabilirlik doktrini ve HMK m. 412/4 uyarınca tahkim şartı geçerliliğini korur. Çünkü asıl sözleşme ile tahkim sözleşmesinin geçerliliği birbirinden bağımsızdır.

 

5) TAHKİM İLK İTİRAZI

 

Geçerli bir tahkim anlaşmasının varlığına rağmen mahkemede dava açılırsa, diğer taraf tahkim şartını ilk itiraz olarak ileri sürmelidir. Tahkim ilk itirazı üzerine mahkeme sadece tahkim anlaşmasının geçersiz olup olmadığına bakar. Eğer tahkim anlaşması geçerli ise davayı usulden reddeder.

Tahkim şartı ilk itiraz olarak öne sürülmezse, uyuşmazlık mahkeme üzerinde görülür ve iki taraf da bu duruma itiraz edemez.

 

6) TAHKİMDE İHTİYATİ TEDBİR VE İHTİYATİ HACİZ KARARI

 

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 414. maddesine göre “Aksi kararlaştırılmadıkça, tahkim yargılaması sırasında hakem veya hakem kurulu, taraflardan birinin talebi üzerine, bir ihtiyati tedbirin alınmasına veya delil tespitine karar verebilir. hakem veya hakem kurulu, ihtiyati tedbir kararı vermeyi, uygun bir teminat verilmesine bağlı kılabilir.”

 

Mahkeme, hakem veya hakem kurulunca verilen tedbir kararının, geçerli bir tahkim sözleşmesinin var olması kaydıyla taraflardan birinin talebi üzerine icra edilebilirliğine karar verir.

 

Tahkimde ihtiyati haciz kararı verilemez.

 

7) TAHKİM YARGILAMASI

 

Taraflar, tahkim yargılamasında eşit hak ve yetkiye sahiptirler. taraflara hukuki dinlenilme hakkını kullanma imkanı tanınır.

 

Taraflar, hakem veya hakem kurulunun uygulayacağı yargılama usulüne ilişkin kuralları, emredici kurallar saklı kalmak kaydıyla, serbestçe kararlaştırabilir ya da İstanbul Tahkim Merkezi kurallarına yollama yaparak belirleyebilirler.

 

Taraflar tahkim yargılaması sırasında serbestçe iddia ve savunmalarını genişletebilir ve değiştirebilirler. Bu özellik de normal yargı sisteminden farklılık gösteren en önemli hususlardan biridir.

Ayrıca duruşmalar istenilen ortamda gerçekleştirilebilir. Örneğin bir parkta, restoranda veya cafede de tarafların isteği doğrultusunda duruşma yapılabilir.

 

Bir dava 3-5 yıla kadar sürebilirken tahkim 1 yıl içerisinde sonuçlandırılmak zorundadır. Tahkim usulü sürecin hızlılığı ve pratikliği açısından da önemli bir yöntemdir.

 

8) İPTAL DAVASI

 

Hakem kararına karşı yalnızca iptal davası açılabilir. İptal davası, tahkim yerindeki mahkemede açılır; öncelikle ve ivedilikle görülür.

 

  • Tahkim sözleşmesinin taraflarından birinin ehliyetsiz ya da tahkim sözleşmesinin geçersiz olduğu,

  • Hakem veya hakem kurulunun seçiminde, sözleşmede belirlenen veya kanunda öngörülen usule uyulmadığı,

  • Kararın, tahkim süresi içinde verilmediği,

  • Hakem veya hakem kurulunun, hukuka aykırı olarak yetkili veya yetkisiz olduğuna karar verdiği,

  • Hakem veya hakem kurulunun, tahkim sözleşmesi dışında kalan bir konuda karar verdiği veya talebin tamamı hakkında karar vermediği veya yetkisini aştığı,

  • Tahkim yargılamasının, usul açısından sözleşmede veya bu yönde bir sözleşme bulunmaması halinde, kanunda yer alan hükümlere uygun olarak yürütülmediği ve bu durumun kararın esasına etkili olduğu,

  • Tarafların eşitliği ilkesi ve hukuki dinlenilme hakkına riayet edilmediği,

  • Hakem veya hakem kurulu kararına konu uyuşmazlığın Türk Hukuku’na göre tahkime elverişli olmadığı,

  • Kararın kamu düzenine aykırı olduğu,

tespit edilirse, hakem kararları iptal edilebilir.

 

İptal davası bir ay içerisinde açılabilir. Bu süre hakem kararının veya tavzih, düzeltme ya da tamamlama kararının taraflara bildirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar.

 

Hakem kararına karşı iptal davası açılması, kararın icrasını durdurmaz. ancak taraflardan birinin talebi üzerine hükmolunan para veya eşyanın değerini karşılayacak bir teminat gösterilmesi şartı ile kararın icrası durdurulabilir.

 

İptal davası hakkında verilen kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilir.

 

9) İCRA EDİLEBİLİRLİK

 

Kural olarak tahkim kararları kesin ve bağlayıcıdır. Yalnızca istisnai şartlar altında ve adli mahkemeler önünde bu kararların bağlayıcılığı tartışılabilir. Örneğin böyle bir istisnai durum, tarafların geçerli bir tahkim anlaşması yapmamış olmaları halinde söz konusu olabilir. Tahkim kararları dünyanın birçok ülkesinde icra edilebilir niteliktedir.

 

10) SONUÇ OLARAK

 

Aralarında sözleşmesel uyuşmazlık bulunan taraflar,  söz konusu uyuşmazlıkların çözümü için tahkim yolunu tercih edebilirler. Böylece herhangi bir uyuşmazlık ortaya çıktığında tahkim yolu kullanılarak mahkemelere nazaran daha etkin sonuç alınabilecektir.

 


Bu Makaleyi Paylaş