YOKSULLUK NAFAKASI
Yoksulluk nafakası TMK madde 175’te düzenlenmiştir. Yoksulluk nafakası, evlilik birliği sona ermiş olan eşlerden yoksulluğa düşecek olan tarafın talebi ile mahkemece hükmedilen nafaka türüdür.
Yoksulluk Nafakası Nedir?
Yoksulluk nafakası boşanmadan dolayı yoksulluğa düşecek olan tarafa, diğer tarafça ödemesi gereken nafakadır. Yoksulluk nafakasının mahkeme tarafından hükmedilmesi için belirli şartların oluşması gerekmektedir. Bu şartlar:
Mahkeme kendiliğinden yoksulluk nafakasına hükmedemez. Bu sebeple yoksulluk nafakasını isteyen tarafın nafaka için talepte bulunması gerekmektedir. Talepte bulunulurken nafaka miktarının da net bir şekilde belirtilmiş olması gerekmektedir. Mahkeme bu miktarı üst sınır olarak kabul eder ve daha fazla miktarda yoksulluk nafakasına hükmedemez.
Nafaka talebinde bulunan tarafın boşanma konusunda az kusurlu olması veya kusursuz olması gerekmektedir. Bunun aksine nafaka ödeyecek olan tarafın kusurunun olup olmaması nafakanın hükmedilmesinde göz önünde bulundurulmaz. Bunun yanında diğer taraf kusursuz olsa dahi yoksulluk nafakası ödemesine hükmedilebilir.
Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, talep eden tarafın yoksulluğa düşmesi gerekmektedir. Yoksulluğun ağır olup olmamasını önemi yoktur, boşanma halinde yoksulluğa düşmesi yeterlidir. Evlilik birliği sırasında yaşadığı hayat standartlarının boşanma sonrası bozulması yoksulluğa düşeceği anlamına gelir.
Yoksulluk Nafakasının Diğer Nafaka Türlerinden Farkı
TMK uyarınca bakım yükümlülüğünden doğan 3 çeşit nafaka türü bulunmaktadır. Bunlar;
Tedbir nafakası, boşanma davası sürerken eşlerden birinin maddi olarak zorluğa düşüleceği anlaşıldığında mahkeme tarafından re’sen hükmedilebilecek bir geçici nafaka çeşididir. Boşanma davası kesinleştikten sonra şartlarının varlığı halinde tedbir nafakası yoksulluk nafakasına dönüşecektir.
İştirak nafakası ise müşterek çocuğun bakımı için velayeti kendisinde bulunmayan ebeveyn tarafından ödenen nafaka türüdür.
Yoksulluk Nafakası Nasıl Talep Edilir?
Yoksulluk nafakası boşanma davası açılırken talep edilebileceği gibi boşanma davası sürerken veya boşanma davası sonuçlandıktan sonra da talep edilebilir. Boşanma davası açılırken yoksulluk nafakası talebinde bulunmak yargılama süreci boyunca tedbir nafakası alınmasını da sağlayacağından dolayı yoksulluk nafakası talebinde bulunacak taraf için daha yararlı olacaktır.
Yoksulluk Nafakasının Miktarı Nasıl Belirlenir?
Nafakanın miktarını hâkim hakkaniyete ve hukuka uygun bir şekilde belirleyecektir. Hâkim nafaka miktarını belirlerken, nafaka ödeyecek olan tarafın mali durumunu ve varsa bakması gereken diğer kişileri göz önünde tutmaktadır. Nafakayı ödeyecek olan tarafın mali gücü nafakanın miktarının üst sınırını oluşturmaktadır.
Burada önemli olan konu yoksulluk nafakasının amacıdır. Yoksulluk nafakasının amacı nafakayı talep edenin zenginleşmesi değil yoksulluktan kurtulmasıdır.
Anlaşmalı boşanma davasının varlığı halinde ise hakim boşanma protokolünde belirtilen miktarı göz önünde bulunduracaktır. Bunun yanı sıra anlaşmalı boşanma davasında yoksulluk nafakası istenmeyeceği belirtilmişse dava kesinleştikten sonra nafaka davası açılarak yoksulluk nafakası talebinde bulunulamaz.
Yoksulluk Nafakasının Süresi ve Ödeme Şekli
Yoksulluk nafakasının ödeme şekli TMK madde 176’da düzenlenmiştir.
“Maddî tazminat ve yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir.”
Madde metnine göre yoksulluk nafakası toplu veya irat şeklinde ödenebilecektir. Uygulamada daha çok irat şeklinde aydan aya yoksulluk nafakasının ödenmesi hükmedilmektedir.
Kanunda açıkça yoksulluk nafakasının süresiz olarak hükmedileceği belirtilmiştir. Yani hâkim süreli olarak yoksulluk nafakası öngöremez. Bu durum ancak anlaşmalı boşanma davalarında mümkün olabilmektedir.
Nafaka, her ne kadar süresiz olarak kabul edilmiş olsa da yoksulluk durumunun ortadan kalkması ile nafaka ödeyen taraf nafakanın kaldırılmasını talep edilebilecektir. Yoksulluk nafakası kişinin yoksulluğa düşmemesi için verilmektedir. Bu sebeple eğer nafaka alan kişi yoksulluğa düşmekten kurtulmuşsa o zaman nafaka da kaldırılacaktır.
Yoksulluk Nafakası Ödenmezse Ne Olur?
Mahkeme tarafından yoksulluk nafakası ödemekle yükümlendirilen kişi bu yükümlülüğünü yerine getirmezse hakkında icra takibi başlatılabilmektedir. Yoksulluk nafakasını ödemeyen taraftan cebri icra yolu ile nafaka alacağı tahsil edilebilmektedir.
İcra takibi başlatılmasına rağmen borçlu borcunu ödemiyorsa ödenmeyen her bir nafaka borcu için icra mahkemesine şikâyet edilmelidir. Burada borçlu için en fazla 3 aylık tazyik hapsi ile cezalandırılması talep edilecektir. Bu husus İcra ve İflas Kanunu madde 344’te düzenlenmiştir.
“Nafakaya ilişkin kararların gereğini yerine getirmeyen borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra kararın gereği yerine getirilirse, borçlu tahliye edilir”
Ayrıca geriye dönük nafaka alacağı için yapılacak icra takibi 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir.
Yoksulluk Nafakasına İtiraz
Boşanma davasında hükmedilen yoksulluk nafakası kararının hukuka aykırı olduğunu düşünen taraf kararı istinaf kanun yoluna taşıyarak itiraz edebilir. Bu durumda sadece yoksulluk nafakasına itiraz edilebileceği gibi boşanma kararı ile yoksulluk nafakası kararına da itiraz edilebilir.
Boşanma davası sonrası 1 sene içinde açılan nafaka davası ile hükmolunan yoksulluk nafakasına itiraz edebilmek için de istinaf kanun yoluna başvurulmalıdır.
Zamanaşımı ve Dikkat Edilmesi Gereken Süreler
Yoksulluk nafakası 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Yani alacaklı nafaka alacağı için icra takibi başlattığında en fazla geçmişe dönük 10 senelik alacağını tahsil edebilir.
Eğer yoksulluk nafakası boşanma davası ile talep edilmemişse boşanma davası kesinleştikten sonra 1 sene içinde yoksulluk nafakası talepli nafaka davası açılmalıdır. Bu 1 senelik süre hak düşürücü süredir. Nafaka davasının 1 senelik süre içinde açılıp açılmadığını hakim kendiliğinden dikkate alacaktır.
Nafaka arttırım davası ise her zaman açılabilir.
Nafakanın Arttırılması, Azaltılması ve Kaldırılması
TMK m176’da yoksulluk nafakasının miktarının hangi hallerde arttırılabileceği veya azaltılabileceği belirtilmiştir. Kanun metnine göre yoksulluk nafakası tarafların mali durumlarının değişmesi halinde arttırılabilir veya azaltılabilir. Örneğin nafaka alacaklısının giderleri ülke ekonomisinden dolayı artmışsa nafakanın arttırılması davası açacaktır. Yine nafaka borçlusunun mali durumu artık yoksulluk nafakasını ödemeye elverişli değilse nafakanın azaltılmasını talep edecektir.
Anlaşmalı boşanma davasında belirlenen yoksulluk nafakası miktarını arttırmak veya azaltmak için de dava açılabilir.
Yoksulluk nafakası süresiz olarak kabul edilse bile belirli durumlarda nafakanın kaldırılması mümkündür. Bu durumlar şu şekildedir;
Görevli ve Yetkili Mahkeme
Nafaka konusundaki dava ve taleplerde görevli mahkeme aile mahkemesidir. Bazı bölgelerde nüfusun azlığından dolayı aile mahkemesi kurulmamış olması mümkündür. Bu gibi durumlarda asliye hukuk mahkemesi, aile mahkemesi sıfatıyla nafaka konusuna ilişkin dava ve taleplerde görevli mahkeme olacaktır.
Boşanma davası ile veya boşanma davası sürerken talep edilen yoksulluk nafakası için yetkili mahkeme taraflardan birinin yerleşim yeri veya son 6 ayda ikamet ettikleri yer mahkemesidir.
Boşanma davası kesinleştikten sonra açılan nafaka davasında yetkili mahkeme ise davacının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK’da belirtilen genel kurala göre davalının yerleşim yeri mahkemesinde de bu dava açılabilir.
Nafaka arttırımı davası ise davalının yerleşim yeri aile mahkemesinde açılacaktır.