Ölümlü Trafik Kazaları Tazminatı
Ölümlü trafik kazası tazminatı, uğranılan maddi ve manevi zararların tazminini konu alır ve haksız fiil sorumluluğuna dayanır. Trafik kazasında bir taraf kusuruyla diğer tarafın ölümüne sebep olmuşsa burada hem cezai sorumluluk hem de tazminat sorumluluğu gündeme gelebilir.
Ölümlü Trafik Kazası Tazminatı Nedir?
Ölümlü trafik kazası tazminatı, trafik kazası sonucunda ölüm neticesinin ve başkaca zararların oluşması sonucunda bu zararların giderilmesi için açılan dava sonucunda alınan maddi ve manevi tazminattır.
Ölümlü Trafik Kazalarında İstenebilecek Tazminat Çeşitleri Nelerdir?
Ölümlü trafik kazalarında istenebilecek tazminat çeşitleri; maddi tazminat, manevi tazminat ve destekten yoksun kalma tazminatıdır. Davacı ya da davacıların maddi tazminat bağlamında isteyebileceği maddi giderler; cenaze ve defin giderleri, ölümün belli bir süre sonra gerçekleşmesi halinde tedavi masrafları ve yaralının çalışamaması durumunda kaybettiği ücreti, aracın uğradığı hasarı hatta aracın içindeki eşyaların uğradığı hasardır. Manevi tazminat ise ölenin yakınları duydukları acı ve ızdırabın karşılığı olarak, acılarını bir nebze de olsa hafifletilmesi amacıyla hükmedilen tazminattır. Manevi tazminat kötüye kullanılacak bir zenginleşme aracı değildir, yalnızca ölenin yakınlarının acılarını ve psikolojik yıpranmalarını azaltmak amacıyla hakkaniyet duygusu gereği getirilmiş bir tazminat türüdür. Ve son olarak destekten yoksun kalma tazminatı ise ölen kişinin hayattayken maddi olarak destek olduğu kişilerce, ölen kişinin yaşaması halinde ömrü boyunca destek alanlara vereceği desteğin karşılanması amacıyla isteyebildikleri bir tazminat türüdür.
Kimler Ölümlü Trafik Sigortası Tazminatı Alabilir?
Ölümlü trafik sigortası sonucunda ölen kişinin annesi, babası, eşi veya nişanlısı, çocukları, kardeşleri ve hatta yakın olduğu herkes manevi tazminat alabilir. Yine saydığımız isimler maddi tazminat talep edebilir. Destekten yoksun kalma tazminatı açısından da kan bağı olmasa dahi ölen kişinin destek verdiği kişiler destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilir. Ancak Türk Medeni Kanunu’na göre çocuğun anne ve babaya bakım ve nafaka yükümlülüğü vardır. Yine anne babanın da çocuğa karşı nafaka ve bakım yükümlülüğü vardır. Son olarak evlilik sırasında da karı ve kocanın evin masraflarını beraber karşılama ve birbirlerine bakma yükümlülükleri vardır. Dolayısıyla anne, baba, eş ve çocuklar destekten yoksun kalma tazminatı talep ederken ölen kişiden destek aldığını ispat etmek zorunda değildir, bu husus zaten karine olarak kabul edilmiştir. Ancak bunların dışında destekten yoksun kalma tazminatı talep eden kişiler, ölen kişi yaşarken ondan destek almakta olduklarını ispat etmekle yükümlüdürler.
Ölümlü Trafik Kazasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Ölümlü trafik kazasında görevli mahkeme kural olarak asliye hukuk mahkemesidir. Şayet dava sigorta şirketine açılacaksa burada görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesidir. Davanın görüleceği yetkili mahkeme için birçok seçenek mevcuttur. Bunlar, davacının yerleşim yeri, davalının yerleşim yeri, kazanın gerçekleştiği yer ve sigorta şirketinin merkezinin bulunduğu yer mahkemeleridir.
Ölümlü Trafik Kazasında Tazminat Hesaplaması Nasıl Yapılır?
Ölümlü trafik kazasında tazminat oranı hesaplanırken, somut olaya göre birçok değerlendirme yapılabilir. Mahkeme karar verirken belli kriterleri göz önüne alır. Bu kriterler; ölen kişinin yaşı, kazadaki haklılık oranı, ne kadar para kazandığı gibi olgulardır. Örneğin kişi fazla para kazanıyorsa ve yaşı gençse veya kazada tamamen kusursuzsa daha fazla tazminata hak kazanılır. Ölen bir çocuksa ileride ailesine vereceği maddi ve manevi destek tahminler yoluyla hesaplanır.
Konuya İlişkin Karar:
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2012/1476 E., 2013/564 K.
“…Tanık beyanı ile davacının yeşil ışıkta geçtiği, davalı sürücünün kırmızı ışık ihlalinde bulunduğu sabit olmuştur. Keşiften sonra alınan 25.11.2009 tarihli bilirkişi raporu ve daha sonra kusur ve hasar konusunda uzman bilirkişi tarafından tanzim edilen 19.03.2010 tarihli raporlarda da davalı H.. Y..'ın kırmızı ışık ihlali nedeniyle %100 kusurlu olduğu, davacının olayda kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece davalı H.. Y..'ın davaya konu trafik kazasında %100 kusurlu olduğunun kabulü ile sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde yanlış değerlendirmeler neticesinde %50 kusur oranına göre davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.”
Ölümlü Trafik Kazasında Tazminat Kimlerden İstenebilir?
Ölümlü trafik kazasında tazminat kusurlu olan araç sürücüsünden, kusurlu araç sürücüsünün sigorta şirketinden, araç sahibinden veya işletenden tazminat istenebilir. Eğer kaza yalnızca araçtaki teknik bir kusurdan kaynaklanıyorsa, sürücü tamamen kusursuzsa bu durumda tazminat araç sahibinden veya işletenden kusurları oranında istenilebilir.
Ölümlü Trafik Kazasında Tazminat Alabilmek İçin Gerekli Evraklar Nelerdir?
Ölümlü trafik kazasında tazminat alabilmek için gereken birçok belge vardır. Bunlar; trafik kazası tespit tutanağı, ölüm muayene raporu, tanık ifadeleri, kaza fotoğrafları, bilirkişi raporları, veraset ilamı, aile nüfus kayıt örneği gibi belgelerdir. Bu belgeler davada davacının elini güçlendirebilecek niteliktedir.
Ölümlü Trafik Kazalarında Dava Ne Kadar Sürer?
Ölümlü trafik kazalarında dava ne kadar sürer sorusunun cevabı her davaya ve olaya göre değişmekle birlikte bu davalar genellikle 1-1,5 sene sürmektedir.
Ölümlü Trafik Kazalarında Zamanaşımı Nedir?
Türk Borçlar Kanunu m. 72/1: “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve herhâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” hükmü esas alındığı zaman Türk Ceza Kanunu’nun zamanaşımına ilişkin 66. Maddesine bakmamız gerekmektedir. Bu hükme göre ölümlü trafik kazalarında zamanaşımı 15 yıldır.
Ölümlü Trafik Kazalarında Araç Değer Kaybı Nasıl Alınır? Kusurlu Kişi Bir Talepte Bulunabilir Mi?
Araç değer kaybı, yaşanan bir kaza neticesinde aldığı hasarlar tamir ve tadilat edilse dahi, kaza yapmış bulunması sebebiyle aracın piyasa değerinde yaşanan düşüştür. Kazada kusursuz olan taraf, araç değer kaybı için kusurlu olan karşı tarafa yahut onun sigortasına başvurabilir. Eğer kısmi bir kusur varsa bu durumda kusursuz olduğu oran çerçevesinde bu taleplerini gerçekleştirebilir. Fakat %100 kusurlu olan bir şahıs araç değer kaybını ve tazminatı isteyemez. Araç değer kaybına başvurabilmek için bir diğer şart ise araçta hasar gören parçaların daha önce hasara uğramamış, değişmemiş ve onarılmamış parçalar olması gerektiğidir. Bunun sebebi, zaten araç değer kaybının 0 olan aracın ikinci el ve değişen parçalı araç muamelesi görerek kaybettiği piyasa değerini temsil etmesidir.