Fazla Çalışmanın Karşılığı

Fazla Çalışmanın Karşılığı
  1. Fazla Çalışma Karşılığı Olarak Zamlı Ücret

İş Kanunu’nun 41. Maddesinin ikinci fıkrası uyarınca her bir saat fazla çalışma 45 saati aşan çalışmadır ve fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.  Bu düzenleme nispi emredici nitelikte bir hüküm olup iş sözleşmeleri ile arttırılması mümkündür.

İşçinin fazla çalışma ücreti isteyebilmesi için fazla çalışmanın işverence istendiğini kanıtlaması gerekir. Yargıtay bir kararında bu hususa yer vermiştir;

“Fazla mesai yapıldığının ispatı davacı işçiye aittir. Somut olayda davacı, kendisi ile birlikte aynı sebeple iş akitleri şahısları tanık olarak dinletmiş, bundan başka bir delil ibraz edememiştir. Bu konuda mütalaasına başvurulan bilirkişi de davacının fazla mesai yaptığının kanıtlanamadığını belirtmiştir. Davacı tarafın itirazı üzerine alınan ikinci raporda ise günde bir saat fazla çalışılmış olabileceği görüşü farazi olarak benimsenerek hesaplama yapılmıştır. Böyle olunca davacının fazla çalışma yaptığı kanıtlanamadığından anılan isteğin reddine karar verilmelidir.”  (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2001/17563 E. 2002/2912 K.)

Ancak Yargıtay bu kuralın da katı bir şekilde uygulanması yönünde görüşe sahip değildir. Zira fazla çalışma için işverenin açık talimatı bulunmayabilir. İşveren fazla çalışma yapmak suretiyle yerine getirilebilecek bir işi işçisine vererek işçiye fazla çalışma durumu ve ücretini talep etme hakkını sağlamış olur. Ancak işveren gördüğü ve bildiği halde fazla çalışmaya ses çıkarmazsa bunu talimat dışı bir çalışma olarak nitelendirmek isabetli olmayacaktır.

 

  1. Fazla Çalışma Karşılığı Olarak Serbest Zaman Verilmesi

Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi isterse, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat on beş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir. İşçi hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında, çalışma süreleri içinde ve ücretinde bir kesinti olmadan kullanır.

Eski İş Kanunu döneminde bu gibi bir düzenlemeye yer verilmemiş olmakla birlikte bu nedenle fazla çalışma karşılığını sadece zamlı ücrete bağlayan katı kurala yer verilmişti. Lakin Yargıtay’ca ilke olarak kabul edilmiş bir ihtiyaç 4857 sayılı İş Kanunu’muzda yerini bulmuştur.

Serbest zamanın kullanılması hususu İş Kanunu’nun 41. Maddesinin 4. Fıkrasında düzenlenmiş olup işçinin isteğine bağlanmıştır. Bu gerekçeyle işçinin bu yöndeki isteğine işveren uymakla yükümlüdür. Ancak işçi tarafından bu hakkın kullanımı da Fazla Çalışma Yönetmeliği’nin 6. Maddesinin ikinci fıkrasında tanzim edilen bir hükümle kurallara bağlanmıştır. Buna göre işçi hak ettiği zamanı 6 ay içinde işverene önceden yazılı olarak bildirecek, işin ve işyerinin gereklerine uygun olarak işverence belirlenen tarihten itibaren iş günleri içerisinde aralıksız olarak kullanacaktır. Bu hüküm sayesinde serbest zaman tercihinin işleri aksatmayacak şekilde uygulanmasının sağlanması amaçlanmıştır.


Bu Makaleyi Paylaş